Sındır, Elazığ Bakır'daki madeni TBMM'ye taşıdı
CHP İzmir Mailletvekili Kamil Okyay Sındır, CHP’li Sındır, Elazığ’ın Maden İlçesinde bakır madeni işletmesi nedeniyle yöre halkının yaşadığı sıkıntıları, sorunları ve beklentilerini Meclis gündemine taşıyarak, ‘’Bir kent, bir kültür kar hırsına kurban ediliyor” dedi.
09 Mart 2021 - 14:08
Kamil Okyay Sındır, yaptığı yazılı açıklamada, heyelan riski ve endişesi yaratılarak kentin başka bir coğrafyaya taşınmasının istendiğini, maden yataklarına kar hırsıyla göz diken şirketin, ilçe halkını çaresizce evini yurdunu, ata toprağını terk etmeye zorladığını bildirdi. Maden ilçesinin çığlığını, gözyaşlarını iktida yöneticilerinin görmediğini belirten Sındır, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın yanıtlaması istemiyle soru önergesini TBMM Başkanlığına sundu.
Soru önergesinde Elazığ Maden ilçesinin çok köklü bir tarihe sahip olduğunu vurgulayan Sındır, açıklamasında şu görüşlerine yer verdi:
‘’1938 yılından 90’lı yıların ortasına kadar devlet tarafından işletilen bakır işletmesi yöre kalkının kalkınmasında en önemli taşıyıcı kolonlardan biri olmuş fakat 2007 yılında bakır madeni özelleştirme kapsamında bir firmaya devredilmiş ve o firmada bölgeye telafisi asla mümkün olmayacak zararlar vermiş, yaralar açmış. Yani her şey madenin özelleştirme kapsamına alınmasıyla başlamış. Kente yaptığımız ziyarette özelleştirmeyle fabrikayı devralan şirketin sanki fabrikayı değil de bölgeyi satın almışçasına davranışlarda bulunduğunu tespit ettik. Bakır çıkartmak için çok fazla dinamit patlatılmış, çıkan hafriyatlar bölgede yaşayan yurttaşların yaşam alanlarını da içine alan yerlerde binaların arkasına, doğanın ve çevrenin göreceği zarar da düşünülmeden gelişi güzel dökülmüş.”
Maden şirketi tarafından gerçekleştirilen şiddetli ve sık patlamaların bölgenin tarihi yapısına ciddi zararlar verdiğini, yöre halkının evlerinde ve kamu binalarında çatlaklar oluştuğunu belirten Sındır, şöyle devam etti:
‘’2018’in başında artan şikayetler üzerine Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından işletmeye tetkik için heyet gönderilmiş. Sorumlu firmaya 6 ay içinde hafriyatları kaldırması, 3 aylık dönemlerle tetkik edilmesi ve uygunsuzluk tespit edildiği takdirde sözleşmenin feshedileceği bildirilmiş. Ama ne hikmetse bu kararlar askıda kalmış. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının yazısında belirtilen önlemlerden hiçbirisi uygulamaya koyulmadığı gibi bir de yurttaşlarımızdan ata topraklarını, bölgeyi terk etmeleri istenmiş. Elazığ Maden İlçesinde devlet yurttaşlarını özel bir firmaya tercih edemez. Bölgede hayat çekilmez hale gelmiş, sık ve şiddetli patlamalar nedeniyle heyelanlar oluşmaya başlamıştır. Bakır cevheri atıklarının döküldüğü yerde patlatılan dinamitler nedeniyle tarihi öneme sahip Selçuklu döneminde inşa edilen ve ilçenin girişini sağlayan Maden Köprüsü yıkılmıştır. 1872 yılında inşa edilen Camii Kebir cami, 1895 yılında inşa edilen tarihi Hükümet Konağı, 1899 yılında inşa edilen tarihi Saat Kulesi patlamalar nedeniyle zarar gören diğer tarihi yapılardır. Bir tarih bir kent bir kültür göz göre göre kar hırsına kurban ediliyor.”
Soru önergesinde Elazığ Maden ilçesinin çok köklü bir tarihe sahip olduğunu vurgulayan Sındır, açıklamasında şu görüşlerine yer verdi:
‘’1938 yılından 90’lı yıların ortasına kadar devlet tarafından işletilen bakır işletmesi yöre kalkının kalkınmasında en önemli taşıyıcı kolonlardan biri olmuş fakat 2007 yılında bakır madeni özelleştirme kapsamında bir firmaya devredilmiş ve o firmada bölgeye telafisi asla mümkün olmayacak zararlar vermiş, yaralar açmış. Yani her şey madenin özelleştirme kapsamına alınmasıyla başlamış. Kente yaptığımız ziyarette özelleştirmeyle fabrikayı devralan şirketin sanki fabrikayı değil de bölgeyi satın almışçasına davranışlarda bulunduğunu tespit ettik. Bakır çıkartmak için çok fazla dinamit patlatılmış, çıkan hafriyatlar bölgede yaşayan yurttaşların yaşam alanlarını da içine alan yerlerde binaların arkasına, doğanın ve çevrenin göreceği zarar da düşünülmeden gelişi güzel dökülmüş.”
Maden şirketi tarafından gerçekleştirilen şiddetli ve sık patlamaların bölgenin tarihi yapısına ciddi zararlar verdiğini, yöre halkının evlerinde ve kamu binalarında çatlaklar oluştuğunu belirten Sındır, şöyle devam etti:
‘’2018’in başında artan şikayetler üzerine Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından işletmeye tetkik için heyet gönderilmiş. Sorumlu firmaya 6 ay içinde hafriyatları kaldırması, 3 aylık dönemlerle tetkik edilmesi ve uygunsuzluk tespit edildiği takdirde sözleşmenin feshedileceği bildirilmiş. Ama ne hikmetse bu kararlar askıda kalmış. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının yazısında belirtilen önlemlerden hiçbirisi uygulamaya koyulmadığı gibi bir de yurttaşlarımızdan ata topraklarını, bölgeyi terk etmeleri istenmiş. Elazığ Maden İlçesinde devlet yurttaşlarını özel bir firmaya tercih edemez. Bölgede hayat çekilmez hale gelmiş, sık ve şiddetli patlamalar nedeniyle heyelanlar oluşmaya başlamıştır. Bakır cevheri atıklarının döküldüğü yerde patlatılan dinamitler nedeniyle tarihi öneme sahip Selçuklu döneminde inşa edilen ve ilçenin girişini sağlayan Maden Köprüsü yıkılmıştır. 1872 yılında inşa edilen Camii Kebir cami, 1895 yılında inşa edilen tarihi Hükümet Konağı, 1899 yılında inşa edilen tarihi Saat Kulesi patlamalar nedeniyle zarar gören diğer tarihi yapılardır. Bir tarih bir kent bir kültür göz göre göre kar hırsına kurban ediliyor.”
FACEBOOK YORUMLAR