Haydi konsere …

Güney Ergu

Başlığı böyle atınca eminim ki bir çoğumuzun aklında aynı soru belirmiştir. Konsermi? Ne konseri! Yoksa normalleşiyor muyuz? Konser, Tiyatro yada bir Sinema hiçte fena olmazdı değilmi. Tabiki böyle sosyal etkinlikleri hepimiz özledik. Geçtiğimiz yılın mart ayında hayatımıza giren koronavirüs salgını sebebiyle bir çok alanda yaşamın akışı sekteye uğramış ve bundan en çok etkilenen kuşkusuz EĞLENCE sektörü olmuştur. Eğlence deyince,kültür-sanat,cafe-bar, sahne sanatları ve emekçileri (orkestra dan menajeri ne, ses sistemcileri ve seyyar satıcılar)olmak üzere bir çok alanı kapsıyor. Öyle ki pandemi süreci olmadan önceki hayatımız o kadar değerliymiş ki, kıymetini şimdi çok iyi anlıyoruz.

Hemen her gün bilboardlarda, duraklarda, caddelerde, afişler-posterler ve sosyal medyada reklamlar önümüze çıkıyor, hangisine gitsek diye düşünürdük. Pandemi süreci uzayınca sahne emekçileri ve müzisyenler bir anda işsiz kalmış alternatif yollar aramaya başlamışlardı.Bunlardan ilk Demet Akalın - Alişan ikilisi öncü olmuş ardından ibrahim Tatlıses,Sibel can,Hakan altun,Volkan Konak gibi şarkıcılar da çareyi ekranda bulup sevenlerinin karşısına, yaptıkları tv programları ile çıkmaya başladılar. Ya diğerleri ? Zor günler geçiren ve konserleri iptal edilen müzisyenler,sosyal medyada yeni bir kampanya başlattı. #MüziğeSesVer etiketi ile bir çağrıda bulunan sanatçılar, sektörün şalteri kapatma noktasına geldiğini vurgulayarak, "Mevcut ekonomik hasardan kendi çabalarımız ile kurtulmamız imkansızdır" dedi. Bazı sanatçılar sosyal medya hesaplarında profillerini kırmızı renk ile protesto ederken bir kısmı da online konser organizasyonları ile çözüm yollarına girdi.
PARKET SEYRET..
Geçtiğimiz yıl İstanbul B. Belediyesi ve kerki-solfej'in ortaklaşa düzenlediği arabalı konser etkinliğinde 400 araç kapasitesi ile bazı sanatçılar sahne almış devamı gelmemişti. Yine resmi bayram etkinikleri çerçevesinde istanbul valiliği tarafından 23 nisanda mfö grubu gülhane parkında canlı yayın konseri gerçekleştirdi. İzmirde de belediyelerde online konser organizasyonlarını duyurmaya başladı. 19 mayısta Bornova belediyesi tarafından alternatif gruplar online konser ile izleyici karşısına çıktı.. Bunları yapamayan diğer müzisyenlerin hali nedir diye sorarsanız açıkcası belirtmek isterim ki hiçte iç açıcı değil.Kendimde Halk oyunları ve müziğini yaşatma derneği üyesi olarak konuyu yakından takip etmekteyim ve çevremdeki birçok müzisyen arkadaşımın durumuna şahit oldum. Hükümet kanadından yapılan yardımlar çerçevesinde,geçen yılın aralık ayına kadar alınan başvurular sonucunda,ocak ayında başlamak üzere 1000 TL ve 3 parçada toplam da 3000 TL ödeme gerçekleşti. Bu rakam geçim sıkıntısı çeken müzisyenlere ne kadar merhem olabilir, gerçekten düşündürücü.
ACI GERÇEK ...
Büyük bir çıkmazın içinde, ruhsal bunalım sonucunda, ülkede bir çok müzisyen vatandaşımızın yaşamına son verdiği haberi hepimizi derinden üzdü. İzmirden genç perküsyon sanatçısı Mert El ve bağlama çalan iki çocuk babası Erdem Topuz'un vefatının ardından müzik sektörünün önde gelen isimleri ve bir çok stk konunun ciddiyetle dikkatealınması gerektiğini ve bir an önce gerekli hassasiyetin sağlanmasını belirten açıklamalarda bulundular.

İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİNDEN DESTEK ..
Belediyenin resmi sayfasında yer alan habere göre Başkan Soyer İzmirli sanatçılar için yeni destek paketini açıkladı: İzmir Büyükşehir Belediyesi pandemi nedeniyle zor günler yaşayan sanatçılara desteğini sürdürüyor. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Egemenlik Evi'nde müzik, sahne sanatları, tiyatro ve plastik sanatlar alanında faaliyet gösteren sektör temsilcileri ile bir araya geldi. Toplantıda kentte kültür sanat üretiminin devam etmesi ve sanatçıların bu zor dönemde desteklenmesi için atılacak adımlar masaya yatırıldı. Toplantıda konuşan Başkan Tunç Soyer, bu zor dönemi sanatçılarla birlikte el ele vererek atlatmak istediklerini belirterek, “Pandemi nedeniyle zor bir dönem yaşıyoruz. Bundan sonra da benzer dönemleri yaşayacağımızın endişesini taşıyoruz. Bu tablo karşısında biz yerel yönetim olarak ne yapabilir ve nasıl bir yol izleriz bunun için bir araya geldik. Mesele kültür sanat üretiminin devam etmesidir. Bir toplumda eğer bu üretim yoksa o toplum çürür, kurur, çölleşir, çoraklaşır. Bizim temel kaygımız bu. Bu üretimin üreticileri olan sanatçıların da hayatlarını sürdürmesi lazım. Biz bu iki derdin dert olduğunu düşündüğümüz için elimizden gelenin en iyisini yapmak istiyoruz” dedi. “Gücüm neye yetiyorsa destek olacağım” Sanatçılardan gelen dijital etkinlik, mahalle tiyatroları, gezici etkinlikler gibi önerileri dinleyip projelendirmelerini isteyen Başkan Soyer, toplantının sonunda sanatçılar için yeni destek paketini açıkladı. Soyer, “Haziran sonuna kadar büyük çaplı konser organizasyonu yapmamaya karar verdik. Oraya ayırdığımız 1,5 milyon liralık bütçeyi sanatçılar için kullanacağız. Bunu 1,5 milyonla sınırlı bırakmak istemiyoruz. Burada bir masa etrafında bir araya gelip birbirimizle el ele vermeyi başarıyoruz. Bu çok değerli. Ben sizin için buradayım, sizin adınıza buradayım. Şunu bilin ki; sonuna kadar elimden ne geliyorsa, gücüm neye yetiyorsa destek olacağım. Bu kentte kültür sanat ikliminin güçlenmesi, yayılması bizim için her şeyden daha değerli. Buna çok ihtiyacımız var. İnsanlar kültür ve sanatla nefes alıyor. Hayatla mücadele etme gücü kazanıyor.”dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan yeni paket . Ramazan ayı sonunda bayram ile birlikte tam kapanma sürecine giren ülkemizde yeni dönem için kabine toplantısının ardından açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan"Bir çok alanda sıkıntı çeken esnaf, çiftçi,kuaför,kahvehane,cafe- bar işletmeleri ile birlikte müzisyenlerle ilgili de bir kereye mahsus olmak üzere 3000 ile 5000 tl arasında değişen bir ödeme planladıklarını, konu hakkkında detaylı bilginin önümüzdeki günlerde netliğe kavuşacağı belirtti". Avrupa'da normalleşme süreci. Çin'in Vuhan eyaletinde ortaya çıkan koronavirus belkide en erken normalleşmeye geçen yerlerden biri oldu.Avrupada bir çok ülkede normalleşme adına çeşitli araştırmalar yapıldı. Bunlardan biri hollanda'da seyircili futbol müsabakası ve almanya da seyircili konser denemeleri.
Konumuz müzisyenler ama bununla ilgili en önemli sorunumuz ise normalleşme. Almanya paskalyadan sonra Belçika 19 nisan,İsviçre 26 nisan,Hollanda 28 nisan ve Avusturya 15 mayıs tarihlerinde normalleşme sürecine başlayacaklarını duyurdu. Ülkemizde de özellikle turizm adına önemli çalışmalar olduğunu biliyoruz.Haziran ayında tatil beldeleri ve otellerin kullanıma açılacağı beklenirken, asıl aklıma takılan eylül ayı sonunda yeniden kısıtlama olacakmı-olmayacakmı? Kimine göre bir oyun kimine göre bir gerçek. Bana kalırsa bir an evvel normal hayata geçiş sağlanmalı. Sebebi ise çok açık.. Her ne kadar tedbir amaçlı kısıtlamalar olsada,vakaların sıfıra indiği yada virüsün sona erdiği görülmedi. Madem öyle, hazır aşılarda tüm dünyaya dağıtılmaya başlamışken,mevcut hayatın akışını sağlamak en doğal hakkımızdır diye düşünüyorum. Çıkalım şöyle bir piknik yapalım yakalım mangalı iki kadeh tokuşturalım. Gönül verdiğimiz takımın maçlarında gırtlağımız patlayana kadar tezahürat yapalım. Atalım oltayı kıyıdan yanında çiğdem çıtlayalım. Sevgilimize tiyatro-sinema bileti hediye edelim. Konserde şarkılar söyleyip ritim tutalım,disko' da dans edelim. Tatlısı meşhur olan mekana oturalım. Starbucks gibi karton bardak da değil,ince belli cam bardakta demli bir çay içelim. Halı Sahada futbol,havuzda yüzme,doğada yürüyüş,kahvede tavla,düğünde halay çekelim. Ve aklımızda severek yaptığımız, özlediğimiz daha ne varsa.. Çok Mu şey istiyorum bilmiyorum ama bunu gerçekten diliyorum. Normal hayatta buluşmak dileğiyle...